B _A _T _I _T _R _A _K _Y_A  
 
  Ana Sayfa 05.11.2024 04:13 (UTC)
   
 
Cami kiliseye donusturuluyor 1/8/2007 -------------------------------------------------------------------------------- Muradiye Camii’nin Avrupa Birliği fonları ile restore edilerek kiliseye dönüştürülmeye çalışıldığı ortaya çıktı. -------------------------------------------------------------------------------- Atina’ya cami inşa edilmesi konusundaki tartışmalar sürerken Rodos’ta Osmanlı döneminden kalma tarihi Muradiye Camii’nin Avrupa Birliği fonları ile restore edilerek kiliseye dönüştürülmeye çalışıldığı ortaya çıktı. Rodos Adası’nın Rodini bölgesinde bulunan Türk mezarlarınında yer aldığı caminin tahrip edilerek kiliseye dönüştürülme çalışmalarının başladığı bildirildi. Rodos Adası Rodini bölgesinde Mela Paulou ve Riga Fereou caddelerinin kesiştiği noktada bulunan Muradiye Camii’nin “Kıbrıs Evi” adıyla kilise olarak hizmet vermesi amacıyla kiliseye dönüştürülmeye başlandığı haberi alındı. Muradiye Camii’nin Rodos Müslüman Türk Cemaati’ne ait olduğu ve 1970’li yılların başlarında o dönem Cunta İdaresince atanan cemaat yöneticileri tarafından Rodos Başmetropolitliği’ne bırakıldığı ortaya çıktı. Caminin yakın zamana kadar imamının ve müezzininin bulunduğu ve ibadate açık olduğu, ancak caminin müezzininin ve imamının ölümünün ardından ibadete kapatıldığı bildirildi. Daha sonra ise başmetropolitliğin harekete geçerek camiyi kiliseye dönüştürme çabalarına giriştiği anlaşıldı. Caminin yıkılmasının bütçesi Avrupa Birliği fonlarından. Kiliseye dönüştürülmek istenen caminin restorasyon çalışmalarının finansmanının ise Avrupa Birliği’nden gelen fonlarla sağlandığı ortaya çıktı. Söz konusu proje kapsamında Avrupa Birliği fonlarından 400.000 Euroluk bir bütçe ile caminin kubbelerinin yıkıldığı ve pencerelerinin değiştirildiği bildirildi. Bahçede yeralan Türk mezarlarının da tahrip edildiği ve mezar taşlarının yerinden söküldüğü haberleri gelirken camiye Japon mimarisine özgü yeni bir çatı inşa edildiği bildirildi. Kilise önderlerinin ve Yunan otoritelerinin farklı dinlere mensup toplumların kardeşliği ve dini unsurlara karşılıklı saygıyı içeren bir anlayış yerine Müslüman değerleri yok etmeye yönelik bu girişimi din ve ibadet özgürlüğüne yönelik bir ihlal olarak değerlendirildi. Söz konusu projede özellikle Avrupa Birliği fonlarının kullanılması ise konunun bir diğer ilginç boyutu olarak göze çarpıyor. Kültürlerin zenginliği olan tarihi ve kültürel eserlerin korunması için Avrupa Birliği fonlarından yararlanılması gerekirken, bu eserlerin imhası ve Hıristiyan değerlerin yükseltilmesi amacıyla Avrupa Birliği kaynaklarının kullanılmasının Avrupa Birliği’nin ilke ve prensipleri ile ters düştüğü yorumları yapıldı. Türklerin Avrupa Birliği fonlarını kullanmasına izin verilmezken caminin yıkılması için fonlar kullandırılıyor. Olayın ortaya çıkmasının ardından bir açıklama yapan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) başkanı Halit Habipoğlu projeye tepki gösterdi. Batı Trakya’daki Türklerin Avrupa Birliği fonlarını kullanmasına izin verilmezken bir caminin yıkılmasında fonların kullandırılmasının açık bir ayrımcılık olduğunu belirtti. Habipoğlu “Batı Trakya’ya gelen Avrupa Birliği fonlarını Türklerin kullanmasına izin verilmiyor, ancak Rodos Adası’nda kültürümüze ait tarihi bir eserimizin, bir camimizin yıkılıp kiliseye dönüştürülmesi için 400.000 Euroluk fon kullandırılıyor. Bu Yunanistan’daki ayrımcı politikalara açık bir örnektir. Ülkemiz yetkililerini bu uygulamalardan dolayı kınıyorum ve Avrupa Birliği yetkililerinide fonların kullandırılmasında Türklere yapılan ayrımcılıkları araştırmaya ve incelemeye davet ediyorum. Avrupa Birliği artık bu konuda inisiyatif almalı ve Yunanistan’a gönderilen fonların ne amaçlarla kimlere kullandırıldığını araştırmalıdır” dedi. Avrupa Birliği’nin bu konuda bir adım atıp atmayacağı merakla bekleniyor Bu haber 82 defa okundu. Yazan : Kaynak : From: batitrakyam@yahoogroups.d

src="https://img.webme.com/pic/b/batitrakyam/bay.jpg" alt="ein Bild" /
 
MENETLER (MENETLERKÖY) (SKALOMA)
Rodopların eteklerinde Gümülcine'nin (Komotini) 28 kilometre Kuzey doğusunda şirin bir köyümüz olan MENETLER (Skaloma) köyündeyiz bu ay.

Köyün Tarihçesi:

Tarih; Anadolu Selçuklu Devleti zamanında başlayıp, Osmanlılar döneminde fetihlerin devam ettiğini kaydetmektedir. 1261 -1361 yılları arasında Anadolu Türkleri Rumeli'ye, Edirne fethine kadar çeşitli nedenlerle pek çok geçişler yapmışlardır.

Menetlerköy olarak adı geçen Menetler'in; Süleyman Paşa'nın Gelibolu fethinden sonra, Rumeliye yapılan geçişlerde; bugünkü yerleşiminin 2 kilometre güney batısında büyük bir yerleşim yeri olduğu tarihi belgelerle de doğrulanmaktadır. Eski mezarlıkları da bu söylenenlere yanıt verir durumdadır.

Yine tarihi belgeler; bu yerleşim biriminde, akıncı beylerinin konakladığını, eğitildiğini, teşkilatlandığını ve burada atlarını eğittiklerini belirtmektedir. Trakya'nın fethinde görev yapan Süleyman Paşa, Gazi Evrenos Bey, Hacı İlbey ve beraberindeki erenlerin de konakladığı bir yerleşim birimi olmuştur Menetlerköy.

Trakya'nın fethi öncesinde Menetler bölgesine yerleşmiş Cenevizliler'i, Bulgar ve Yunan beyliklerini bölgeden söküp atmak için yakınlarındaki Asar - Kurban Tepe'de uzun mücadele ve savaşlar yapan Akıncı ve Erenler, sözü edilen tepede pek çok şehit vermişler ve düşmana galip gelmişlerdir.

Şehitlere ait olan bu tepedeki mezarlar bugün hala titizlikle korunmaktadır. Bu nedenle bu yerleşim birimine düşmanın kovulması nedeniyle 'Men etme' sözüne uyularak "MENETLER" adı verilmiştir.

Günümüzde de bu tepede verilen yüzlerce şehit için her 9 yılda bir 9 sığır kurban edilerek tüm Batı Trakya halkı davet edilir, erenler için mevlitler okutulup dualar yapılır. Geçen yıl, 6 Mayıs tarihinde yapılan bu mevlide 7.000 kişi katılmıştı. Bu şölene; köye komşu olan Değirmendere (Darmeni) köylüleri de destek vermektedir.

Araştırmamız sırasında bilgilerine başvurduğumuz 90 yaşındaki Muhterem Ali, bugünkü Menetler (Skaloma) köyünün yerleşiminin 6. yerleşim yeri olduğunu belirtti (Bu bilgiler tarihçiler tarafından da doğrulanmaktadır).

Köy daha önceleri 1260 yıllarında bugünkü Mandra mevkiinde, daha sonraları Bademlik (Örenler)'de, 3. yerleşimini Asar çayı mevkiinde Keçeli'de, 4. yerleşimini Zinci bağlarında oluşturmuş ve dört yerleşim yerini de Kıran (Cüzzam - Kolera) hastalığı nedeni ile bırakmıştır.

Köyün beşinci ve bugünkü yerleşimi 1700 yıllarında oluşmuştur. Camilerinin yapımında bulunan belgeler bu tarihi doğrulamaktadır.

Bu bölgelerde yaşayan Türklerin; Şamanist Kuman Türk boyları olduğu unutulmamalıdır. Kuman Türk boyları 1360- 1361 yıllarında topluca Müslüman olmuşlardır.

Köyün Bugünkü Durumu:

Menetler köyü halkı, bugün yaşamlarını atalarına layık bir şekilde sürdürmektedir. Köylülerin; sevecen, hoşgörülü, misafirperver, imeceye düşkün, kardeşlik ve dostluk bağları çok kuvvetlidir.

Köyde ortalama yaş 70-80 civarındadır. Bölgenin fethinden sonra köy (20) aile olmuş, Balkan savaşlarından sonra (40) aileye ulaşmıştır.

Doksan yıl önce 25 aile olan köy bugün 120 aile ve 320 nüfusa sahiptir. Pek çok köyümüzde olduğu gibi Menetler köyünden de dış ülke ve çevre köylere yaklaşık 68 aile göç etmiştir.

Köy arazisi 2000 - 2300 dekar olup, geçim yalnız ve yalnız tütün ürünü ile olmaktadır.

Köyde eğitim, 55 yıl önce yapılmış iki dershaneli okulda iki eğitimci ve 25 öğrenci ile sürdürülmektedir. 20 yıl önce üç dershane olarak çalışan okulda, 60-70 öğrenci ve üç eğitimci görev yapmaktaydı. Zamanın Medrese, Celal Bayar, Rum Sanat okullarından pek çok mezunu olan köyde, bugün üniversite ve yüksek okulda öğrenim görenler çok azdır ve 15 kişiyi geçmemektedir. Köy gençliği eğitimden çok zanaat ve çıraklığı tercih etmektedir. Batı Trakya'da Harf İnkılabını ilk kabul eden iki köyden biri MENETLER köyü olmasına rağmen gençlerin yüksek öğrenime devam etmemesi de köylüleri derinden üzmektedir.

Köyün uzaktan görünüşü

Köy camisi 1985 yılında yeniden inşa edilerek ibadete açıldı.

Menetler köyü mezarlığı

Köyde eğitim ve öğretim 55 yıl önce inşa edilmiş okulda yapılmaktadır.

Kurban Tepe'de şehitlere ait olduğu sanılan mezarlar

Bilgilerine başvurduğumuz Muhterem Ali

1985 yılında yeniden inşa edilen cami ve minare, köy ve gençlik odaları birlik ve beraberliğin güzel bir örneği Menetler (Skaloma) köyünde.

Bu gün köyün çekirdeğini oluşturan ve soylarının halen devam ettiği aileler; Rengelli Oğulları, Molla Oğulları, Türdü Oğulları, Selim Hocalar, Hatip Hasanlar ve Osman Ağalardır.

Köyün yıllar öncesi içme suyu çevredeki kuyu ve kaynaklardan sağlanmaktaydı. Bugün ise belki de bölgenin en temiz ve kireçsiz saf suyuna sahip artezyenlerden sağlanmaktadır.

Köyde; bakkal, çiftçi araç gereçleri tamir atölyeleri, marangoz ve demir doğrama atölyeleri bulunmaktadır.
Menetler; asfalt yolları ile Gümülcine'ye, Şapcı'ya ve çevre köylere bağlanmakta, Kapodistiriya planı ile de, Sirkeli (Filira) bucağından ayrılıp belediye durumuna getirilen kilometrelerce uzaklıktaki Kozlukebir'e (Ariana) bağlanmıştır. Geçici de olsa bu durum köy sakinlerini düşündürmektedir.

Köyde Giyim - Gelenekler ve Görenekler:

Bölgeye ilk yerleşimin Konya, Manisa, Aydın ve Afyon Karahisar yörelerinden olduğu gelenek, görenek, giysi, örf ve adetleri ile de doğrulanmaktadır.

Gerek kadın gerekse erkeler giyim ve kuşamlarında Anadolu'nun tipik örneklerini sergilemektedirler. Ancak, gençliğin tercih ettiği giyim tarzı bugün giysi folklorumuzdan uzaklaşmıştır. Potur, kuşak, cepken, mintan, şalvar ve ferace 50 yaş üzerindekilerde görülmektedir.

Köy halkı örf ve adetlerine bağlı olup tümünü titizlikle korumakta ve yaşatmaktadır. Köyde, düğün, nişan, kına gecesi, sünnet ve mevlitler tamamen gelenek ve göreneklere göre yaşatılmaktadır.

Gelecek ay bir başka köyümüzde buluşmak umudu ile kalın sağlıcakla.

Kaynak Kişiler:

Ali Muhterem,
Hasan Haliloğlu,
Muhterem Halil,
Karabekir Bekir,
Hasan Ramadan

 
  >
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

HABER VAKTI Ellerimiz ellerinizdedir Efendim.... Bildik ki, siz insanların en lütufkârısınız Bir köleyi, bir çocuğu dahi geri çevirmezdiniz. Birnin elini tuttuğunuzda,, elinizi tutan kimse bırakmadıkça elini bırakmazdınız. Çölün aziz misafiri. Suskunların kutlu sözcüsü. Hüzünlerin sabırlı bekçisi. Teselli yağmuru http://batitrakyam.tr.gg/
  prof.dr cevat aksit
  MEALLI KUAN
  ONBİR AYIN SULTANI
ONBİR AYIN SULTANI

Ayların efendisi…

Rahmet ayı… Bereket ayı… Kur’an ayı…

Susuz toprağın yağmuru beklediği gibi bekliyoruz onbir aydır…

Şimdi ümit zamanı, rahmet zamanı…

Kur’an-ı Kerimin nazil olduğu ay…

“Ramazan ayı ki, Kur’an, insanlara hidayet rehberi, yol gösterici ve doğruyla yanlışı birbirinden ayıran açıklayıcı belgeler olarak o ayda indirilmiştir.”(1)
  radyo risale

Farklı Pencerede Aç
 
Yâ rabbi! Sen benim rabbimsin, ben ise senin kulunum. Sen herseyi Yaraticisin, ben ise yaratilanim. Sen rizik verensin, ben ise rizik alanim. Sen mülkün sahibisin, ben ise kölenim. Sen kuvvet sahibisin, ben ise âciz ve zelîlim. sen zenginsin, ben ise sana muhtacim. Sen ezelî dirisin, ben ise ölüme mahkûmum, sen bakisin, ben ise fânîyim. sen kerem sahibisin, ben ise kötülenmeye lâyigim. Sen iyilik yapansin, ben ise kötülük isleyenim. Sen affedicisin, ben ise günahkârim. Sen büyüksün, ben ise hakirim. Sen kuvvet sahibisin, ben ise zaîfim. sen verensin, ben ise isteyenim. Sen emniyet verensin, ben ise korkanim, Sen cömertsin, ben ise dua edenim.
Ey merhametlilerin en merhametlisi! Rahmetinle benim günahlarimi affet. Suçlarimi bagisla.Amin.
Bugün 52 ziyaretçi (55 klik) kişi burdaydı!
A L L A H H E R S E Y E K A D I R D I R...
--HER GUNE BIR HADIS-- --HER GUNE BIR DUA-- Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol